Yıllarca terör yuvasına dönüştürülen, saldırı üslerinin bulunduğu zorlu bir coğrafya, harekatlar ile çözülen terör düğümlerinin kalbi.
Türkiye’nin terörle mücadelesinin en önemli ayağı Irak’ın Kuzeyi.
Bölge, PKK’nın yapılanmasında kritik bir rol oynuyor.
Terör örgütü yıllar içinde otorite boşluğundan yararlanarak bölgede kontrol sağladı.
Terör örgütü bölgede yeniden yapılandı
Terör örgütü PKK, Türkiye, İran ve Suriye sınırına yakın olan Irak’ın kuzeyine yıllar içinde yerleşerek 1980’lerden itibaren Türkiye sınır ötesinde önemli operasyonlar yapsa da sahip olduğu konumdan yararlanarak yeniden yapılandı.
Irak’ın Kuzeyinde örgüte vurulan her darbe terörü tamamen yok etmek için atılan hayati bir adım.
Coğrafi konum örgütün silah ve maddi kaynak temin etmesini kolaylaştırıyor. Bölgenin bir geçiş noktası olması insan kaçakçılığı ve uyuşturucu ticareti açısından da teröre finansman sağlıyor.
Örgüt, bölgedeki kamplardan Türkiye’ye sızarak terör eylemleri gerçekleştirmeyi amaçlıyor.
2019’da mücadelede dönüm noktası yaşandı
Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte belirlenen hedefleri imha ederek geri çekiliyordu.
2019’a gelindiğinde mücadelede bir dönüm noktası yaşandı.
Örgüt, terörü kaynağında kurutma stratejisi ile Türkiye sınırlarının ötesine sıkıştırdı. Pençe Harekatları ile terör tehdidine kalıcı darbeler vuruldu.
5 yılda 800’den fazla terörist etkisiz hale getirildi
Irak’ın Kuzeyindeki Zap, Avaşin-Basyan, Haftanin Hakurk, Metina gibi kamplarının olduğu noktalar hedef alındı.
TRT Haber’e göre, son 5 yılda bölgede bin 800’den fazla terörist etkisiz hale getirildi.
Üs noktaları kuruldu
PKK’nın kullandığı tepeler ele geçirilerek üs bölgesine dönüştürüldü. Irak’ın Kuzeyinde yaklaşık 30 kilometre derinlikte 100 üs noktası oluşturuldu.
Bu üsler ile teröristlerin Türkiye’ye sızması ve mağaralar ile arazileri kullanması engellendi. Lojistik destek hatları kesildi.
Türkiye, Irak’ın Kuzeyinde operasyonlar ile bir ‘güvenlik duvarı’ oluşturdu. Stratejinin hedefi hem saldırıların önlenmesi hem de örgütün bütün faaliyetlerin çökertilmesi.
